Otomasyon ve Yapay Zeka ile Değişen İşgücü Piyasası
Otomasyon, yapay zeka ve hızla gelişen dijital teknolojiler, işgücü piyasasında görev tanımları, çalışma şekilleri ve başarılı olmak için gereken yetkinlikleri sürekli olarak dönüştürüyor. Küresel ölçekteki bu değişimler, 2015 yılından bu yana iş gücü için gerekli becerilerin yaklaşık dörtte birinin değişmesine yol açtı. Ayrıca, yapılan tahminlere göre 2030 yılına gelindiğinde, yapay zekanın etkisiyle ihtiyaç duyulan becerilerdeki değişim oranı %65’e ulaşacak.
Şirketler ve farklı sektörler, eğitim sistemlerinin yetişemeyeceği bir hızla ilerliyor. Bu durum, sürekli öğrenme ve gelişimi zorunlu kılarak, çalışanların kariyerlerinin ilerleyen aşamalarında bile yeni beceriler edinmelerini gerektiriyor. Yeni iş ortamında başarılı olabilmek için, bireylerin bilişsel ve bilişsel olmayan becerilerden oluşan daha karmaşık ‘beceri setlerine’ sahip olmaları şart. Öğrenme ve gelişim profesyonelleri, çalışan becerilerinin geliştirilmesinin ve yetkinliklerin artırılmasının iş dünyasının geleceği ve şirketlerin sürdürülebilir başarı sağlaması açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurguluyor.
Sürekli Gelişim ve Rekabet Avantajı
Teknoloji ve otomasyonun hızla geliştiği bu dünyada, bireylerin mesleki becerilerini kaybetmemeleri ve iş dünyasında rekabet avantajlarını koruyabilmeleri için sürekli kendilerini geliştirmeleri gerekiyor. Profesyonellerin yeni beceriler ve teknolojiler öğrenerek, mevcut rollerinde daha verimli ve etkili hale gelmesi kaçınılmaz. Yeni beceriler öğrenmeye isteklilik, daha hızlı kariyer ilerlemesi ile sonuçlanıyor. Online eğitimler aracılığıyla becerilerini geliştiren veya yeni yetenekler kazanan çalışanlar, daha geniş kariyer seçeneklerine sahip oluyor ve iş dünyasında öne çıkıyor.
STEM Alanlarına Talep Artıyor
McKinsey & Company Global Institute’un Mayıs 2024 tarihli ‘İşimizin Geleceği’ raporuna göre, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri yapay zeka ve otomasyonun tetiklediği işgücü talebindeki değişimlerle karşı karşıya. Bu analizde, STEM (Fen Bilimleri, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) alanlarının yanı sıra sağlık ve diğer yüksek beceri gerektiren mesleklerdeki talebin artacağı; buna karşın ofis çalışanları, üretimdeki işçiler ve müşteri hizmetleri temsilcileri gibi mesleklere olan talebin azalacağı belirtiliyor. Avrupa’da meslek değiştirenlerin sayısının 2030 yılına kadar 12 milyona yaklaşabileceği, bu rakamın pandemi öncesi hızın iki katı olduğu öngörülüyor. Benzer bir değişimin ABD için de geçerli olabileceği tahmin ediliyor.
Türkiye’de Yetenek Dönüşümü Gerekiyor
McKinsey & Company Türkiye’nin “İşimizin Geleceği: Dijital Çağda Türkiye’nin Yetenek Dönüşümü” başlıklı çalışmasına göre, otomasyon ve dijitalleşmenin etkisiyle 7,6 milyon iş kaybolarak yeni işlere dönüşebilir ve 2030 yılına kadar 8,9 milyon yeni iş oluşabilir. Türkiye’de işgücünün yetkinliklerini geliştirmesi ve yeni meslekler için gerekli yetkinlikleri kazanması, yetenek dönüşümü açısından önemli bir rol oynamaktadır. Bu dönüşümü gerçekleştirebilmek için işgücünde bulunan 21,1 milyon kişinin mevcut mesleklerine devam ederken teknolojiden yararlanarak yeni yetkinlikler geliştirmesi gerekecek. Ek olarak, otomasyon ve dijitalleşmenin etkisi 7,6 milyon çalışan üzerinde daha fazla hissedilecektir. Bu grup içerisinde 5,6 milyon kişinin farklı yetkinlikler geliştirerek rollerini değiştirmesi ve 2 milyon kişinin farklı sektörlerde çalışmak veya yeni meslekler edinmek için yetkinlikler kazanması gerekecek. Ayrıca, işgücüne katılacak 7,7 milyon çalışanın gerekli yetkinliklerle donatılması büyük önem taşıyor.
Online Eğitim, Yetenek Açığını Kapatıyor
Beceri setleri hızla değiştiği için, özellikle pratiğe yönelik ve zengin içeriğe sahip kariyer odaklı online eğitimler her zamankinden daha fazla önem kazanıyor. Şirketlerin sürekli gelişimi destekleyen eğitim paketleri ile çalışanlarına beceri geliştirme fırsatları sunması, yeteneğin elde tutulması açısından kritik bir rol oynuyor. Geleceğin işgücü piyasası için yetenek dönüşümüne yatırım yapan şirketler, uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilirliklerini garanti altına alıyor. Eğitim ve gelişim programlarına önem veren firmalar, rakiplerine karşı ciddi bir avantaj elde ediyor.
Bu noktada, zengin konu çeşitliliği, uzaktan erişilebilirlik, esneklik, zaman ve maliyet etkinliği gibi faktörler nedeniyle online eğitime olan talep de artıyor. Beyaz yakalı profesyonellerin kariyerlerine değer katan Teedo Online Eğitim Platformu, hem mevcut mesleki yetkinlikleri geliştiren hem de yeni beceriler kazandıran kariyer odaklı, canlı ve online eğitimlerle bireylerin kariyerlerini, şirketlerin ise çalışan yatırımlarını destekliyor.
Online Eğitim Tercihlerinde Yapay Zeka Öne Çıkıyor
Teedo’nun önderliğinde FikriMühim tarafından 600 beyaz yakalı çalışanla gerçekleştirilen ‘Kariyer Odaklı Online Eğitim Araştırması’, beyaz yakalıların hangi alanlarda eğitim almak istediklerine dair önemli bilgiler sunuyor. Araştırmaya göre, önümüzdeki 2 yıl içinde mesleki eğitim almak isteyenlerin en çok eğitim almak istedikleri konuların başında %36 ile Yapay Zeka geliyor. Bunu E-ticaret, Yazılım/IT, Veri Analizi ve Proje Yönetimi gibi alanlar takip ediyor. Bu sonuçlar, çalışanların yapay zekaya, otomasyona ve dijital teknolojilere yenilmemek ve yeni dünyada geçerliliklerini koruyabilmek için kariyerlerine yatırım yapmaları gerektiğine dair inançlarını göstermektedir.
Ömür Boyu Öğrenmeye Destek
Teedo Genel Müdürü Selçuk Aytekin, “Günümüzde gerekli becerilere sahip çalışanları bulmak, iş dünyasının en büyük zorluklarından biri. Tüm şirketlerin, geleceğin iş ortamında yetenek gelişimine yatırım yapması son derece önemlidir. Bu bilincinde olan şirketler, bu noktada diplomalar ve notlar yerine, gerçek beceri ve yeterliliklere daha fazla odaklanmaya başladı. Teedo olarak hem mevcut mesleki yetkinlikleri geliştiren hem de yeni beceriler kazandıran canlı ve online eğitimlerimizle; bireylerin kariyer yatırımlarını ve şirketlerin çalışan yatırımlarını destekliyoruz. Değişen iş gücü piyasasının nabzını tutarak, araştırma ve raporlardan yola çıkarak eğitim alanlarımızı sürekli güncelliyor, konu yelpazemizi genişletiyoruz. Yazılım ve Teknoloji kategorisindeki eğitimlerimize son 3 ayda 10’a yakın yeni eğitim ekledik. Teknolojideki yetenek açığı, şu anda tüm dünyanın problemi. 2030 yılında öngörülen yetenek dönüşümü gerçekleştiği takdirde, en büyük yetkinlik değişiminin %63 oranı ile teknoloji yetkinliklerinde yaşanması bekleniyor. Bu anlamda, ülkemizin güçlü işgücü potansiyeline ulaşması için yetenek dönüşümünü destekliyoruz” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Yorumlar